Şirketlerin İhracat Konusunda Verilen Kararların Arkasında Duramama Ve İstikrar Sorunları
- Onur Kurtay
- 5 gün önce
- 3 dakikada okunur

İlk yurtdışı tecrübem 17 yaşında üniversite eğitimi için olmuştu. Şu anda 40 yaşındayım. Okyanusya kıtası haricinde bir çok kıtayıda keşfetme imkanına sahip oldum. Bu ülkelerin birçoğu ile Lojistik ve Dış ticaret alanlarında çalışma fırsatları buldum. Bazılarında uzun soluklu yaşama imkanın da elde ettim.
Uluslararası dernek çalışmalarında da bulundum.Diplomasi çalışmalarıda yürütme imkanına sahip oldum. Birçok uluslararası iş insanlarıyla da proje yürütme fırsatları da elime geçti.
Bu zaman zarfında edindiğim ve üzerinde durduğum en önemli konu
‘’ Şirketlerin ihracat konusunda verilen kararların arkasında duramama ve istikrar sorunları ‘’ İdi.
Bu konuda birkaç şey yazmak isterim çünkü genel itibariyle ülkemizdeki şirket yapılarının karakteristik özelliği olmaya başladığıdır.
Çeşitli iç ve dış faktörlerin bir sonucu olarak ortaya çıkabiliyor. Bu tür sorunlar, şirketlerin uzun vadeli hedeflere ulaşmalarını engelleyebiliyor ve zaman içinde verimliliğide düşürdüğüne inanıyorum.
Fakat ana konuya girmeden tespitlerin daha anlamlı olması açısından birkaç bilgi paylaşmak isterim.
İhracat yapan işletmelerin büyük kısmı orta büyüklükteki işletmelerdir, ancak küçük işletmelerin de ihracat potansiyeli büyüktür. Türkiye'deki ihracatçıların yaklaşık %99’u KOBİ'dir, ancak büyük işletmeler, toplam ihracatın daha büyük bir kısmını gerçekleştirir.
Aslında kilit cümle Büyük işletmeler, toplam ihracatın daha büyük bir kısmını gerçekleştirmesi. Bu konuda bir sorun olmadığını ve normal olduğunu düşünebilirsiniz. İmkanların fazlalığı olarakta değerlendirebilirsiniz. Bu konu hakkında daha derinlemesine bir bilgi paylaşımında bulunacağım. Bir özet dahilinde söylemem gereken en önemli söz ise ‘’KOBİ'ler, Türkiye ekonomisinin bel kemiğidir.’’ve ihracat yapabilme potansiyeli de oldukça fazladır.
Ana konumuza dönecek olursak eğer bazı önemli başlıklarla bir değerlendirme yapalım isterim.
Eksik Vizyon: İhracat stratejilerinin net bir şekilde belirlenmemesi veya uzun vadeli bir vizyonun eksikliği, şirketin kısa vadeli hedeflere odaklanmasına neden olabilir. Bu da, kararların tutarsız ve değişken olmasına yol açar.
Hedef Belirleme Sorunları: İhracat hedefleri net bir şekilde tanımlanmadığında, şirketler zaman zaman strateji değiştirebilir veya planlarını iptal edebilirler.
Finansal Yetersizlikler: Şirketlerin ihracat yapmak için yeterli finansal kaynağa sahip olmamaları, planlarını uygulamaya koymada zorluk yaşatabilir. Bu durum, şirketin ihracat hedeflerine odaklanmak yerine kısa vadeli nakit akışına yönelmesine neden olabilir.
İnsan Kaynağı Eksiklikleri: İhracat stratejilerini başarılı bir şekilde uygulayacak deneyimli kadroların yetersizliği de, kararların arkasında duramama sorununa yol açabilir.
Yetersiz Pazar Araştırması: Hedef pazarda yeterli araştırma yapılmadığında, şirketler yanlış kararlar verebilir ve bu da istikrarsız bir ihracat stratejisine yol açabilir. Doğru hedef kitleye ulaşamamak, pazarlama stratejilerinin başarısız olmasına neden olabilir.
Satış Kanallarının Eksikliği: Yeterli satış ve dağıtım kanalına sahip olmamak, şirketlerin uluslararası pazarlara girmesini zorlaştırabilir veya bu süreçte istikrar yakalayamamalarına yol açabilir.
Karar Verme Süreçlerinde Belirsizlik: Yönetim kadrosunun kararları tutarsız ve belirsiz olduğunda, şirketler ihracat stratejilerinde sıkça değişiklik yapabilir. Bu durum, hedeflere ulaşılmasını zorlaştırır.
İçsel İletişim Sorunları: Şirket içindeki departmanlar arasındaki iletişim eksiklikleri veya koordinasyon sorunları, dış pazarlara yönelik planların etkin bir şekilde uygulanamamasına yol açabilir.
Şirketlerin ihracat konusunda kararlarının arkasında duramaması ve istikrar sorunları, sadece dış faktörlerden değil, aynı zamanda içsel yönetim, finansal kaynaklar, strateji oluşturma ve uygulama süreçlerindeki eksikliklerden de kaynaklanmaktadır.
Fakat benim genel itibariyle yoğun bir şekilde gördüğüm dış etkenlerin her zaman çözümlenebildiğidir. Eğer karar verme sürecindeki belirsizlikler aynı zamanda içsel iletişim sorunlarını çözebildiğiniz takdirde ancak diğer konuların konuşulabileceğidir.
Diğer bir sorunda beklenti dürüstlüğüdür.
Şirket yapısının bir röntgenini doğru bir şekilde tespit edemediğiniz durumlarda sonuç hiçbir zaman değişmez. Kaybedilen zaman ve boşa harcanan finansman aynı zamanda umut olur.
Her konu başlığı kendi özelinde detaylandırılabilir ve üzerine düşüncelerle genişletilebilir.Fakat istenilen ve yapılması gereken tek bir hedef vardır. ‘’ Kazanç’’
Bu doğrultuda kendi şirketinizdeki eksiklikleri en iyi bilen, şirket yöneticileri ve bu şirkete can veren iş insanlarıdır. Gidilmesi gereken yola ışık tutan ve canlı tutmaya çalışan ne kadar da istihdam edilen personellerde olsa, gitmek istediğiniz yönü sizden iyi kimse bilemez. Umarım kısa sürede istenilen seviyelere gelinmesi dileğim ile.
Comentarios